27 Kasım 2014 Perşembe

kan basıncı

Kan Basıncının Ölçümü ve Klinik Değerlendirme
a) Kan basıncının ölçülmesi
Kan basıncı ölçüm yöntemleri
Hipertansiyonun tedavi edilebilmesi öncelikle tanının doğru olarak konması ile mümkündür. Bu amaçla, kan basıncını saptamak için gerekli donanım ve çevre koşullarının sağlanması ve doğru bir teknik ile ölçüm yapılması gerekmektedir. Ayrıca kan basıncındaki ciddi değişkenlikten dolayı ölçümlerin tekrarlanması, başlangıçta saptanan yüksek değerlerin devam edip etmediğini veya normale dönerek yalnızca periyodik kontrollere mi ihtiyaç doğurduğunu öğrenmemizi sağlayacaktır.
Kan basıncı ölçümünde kullanılan donanım
Kan basıncını belirlemede altın standart arter içine bir kateter konularak
rekt yöntemlerle, standart kriterlere uygun olduğu bilinen tansiyon aletleri (sfigmomanometre) kullanılarak ölçülmelidir. Üç tip manometre kullanılmaktadır: cıvalı, aneroid ve elektronik. Ölçümler tercihen cıvalı sfigmomanometre ile yapılmalıdır. Bu tip manometrelerde rezervuar dolu, cıva sütunu göz seviyesinde olmalı, basınç uygulanmadığı sırada cıva düzeyi mmHg olarak okunmalı ve basınç uygulanırken sütun oynamamalıdır. Cıvalı manometreler dışında kalibre edilmiş bir aneroid manometre veya osillometrik ölçüm yapan elektronik bir tansiyon aleti kullanılabilir. Bu cihazların kalibrasyonu en az altı ayda bir cıvalı manometrelerle karşılaştırılarak kontrol edilmelidir. Volüm-klamp pletismografi yöntemiyle parmaktan ölçüm yapan cihazlar güvenilir sonuçlar vermedikleri için kullanılmamalıdır (28).
Doğru sonuç alınabilmesi için tansiyon aleti manşonunun boyutları hastaya uygun olmalı ve manşon içerisindeki şişen kese bölümü kol çevresinin en az %80’ini sarmalıdır. Manşonun genişliği ise kol uzunluğunun üçte ikisi kadar olmalıdır. Normal erişkinlerde kullanılan tansiyon aletlerinde manşonun kesesi 12 cm eninde ve 35 cm boyunda olmalıdır. Obezlerde ve kol yapısı kaslı kişilerde kese genişliği 20 cm, uzunluğu 40 cm civarında olmalıdır. Kanada Hipertansiyon Birliği’nin bu konudaki önerisi şöyledir (29)
Erişkin kol çevresiKese boyutları
< 33 cm12 x 23 cm
33-41 cm15 x 33 cm
> 41 cm18 x 36 cm
 Kan basıncının hekim tarafından ölçülmesi
Gerekli alt yapı ve çevre koşulları
  • Ölçüm sırasındaki koşullar kan basıncını önemli derece etkilemektedir (28). Ölçümün günün hangi saatinde yapıldığı bilinmelidir. Yemeklerden ya da egzersizden sonra alınan ölçümler normalden düşük, sigara ya da kahve içimi sonrası ölçümler normalden yüksek çıkabilir. Dolayısıyla ölçüm öncesindeki 30 dakikalık süre içinde hastanın sigara, çay veya kahve içmemiş, kafein almamış ve tercihen yemek yememiş olması gerekir. Fenilefrinli nazal dekonjestanlar veya benzeri adrenerjik uyarıcıların kullanımı da hatalı ölçümlere neden olabilirler.
  • Ölçümlere, hasta sessiz bir odada en az 5 dakika istirahat ettikten sonra başlanmalıdır. Oda sıcaklığı ne soğuk ne de çok sıcak olmalıdır.
  • Hasta sırtını herhangi bir yere -örneğin arkalıklı bir sandalyeye- yaslayarak oturmalı, tansiyon ölçülecek kolu çıplak olmalıdır. Ölçüm sırasında konuşmamalı, bacak bacak üstüne atmamalıdır. Manşon kalp düzeyinde duracak şekilde sarılmalı ve hastanın kolu desteklenmelidir.
Kan basıncı ölçüm tekniği
  • Tansiyon aletinin manşonu alt ucu dirsek çukurunun 2.5-3 cm üzerinde olacak şekilde kolu sarmalıdır. Ölçüm sırasında stetoskop manşonun altına sıkıştırılmamalıdır. Stetoskop dirsek çukurunda serbest durmalı ve cilde hafifçe bastırılmalıdır.
  • Ölçüm için manşonun kesesi brakial arter üzerine yerleştirilir, oskültatuar arayı önlemek amacıyla havası radial nabzın kaybolduğu düzeyin 20-30 mmHg üstüne kadar şişirilir. Stetoskop brakial arter üzerine yerleştirilir ve kontrol valvi açılarak saniyede 2-4 mmHg hızla indirilir. Oskültasyon yöntemi ile ölçüm yapıldığında manşonun basıncı azaltılmaya başladıktan sonra sesin ilk duyulduğu anda (Korotkoff faz 1) okunan değer, sistolik basınçtır. Sesin artık işitilmez olduğu anda okunan değer ise (Korotkoff faz 5) diyastolik kan basıncı olarak kabul edilir. Diyastolik basınç çok düşük ise seslerin hafiflemeye başladığı düzey (Korotkoff faz 4) diyastolik basınç olarak kaydedilir.
  • Manşon uzun süre şişirilmiş bırakılırsa venöz sistemde dönüş azalacağı için sesler güç duyulur. Venöz konjesyonu önlemek için ölçümler arasında en az bir dakika beklenmelidir. Bunun tersine, sesler zor duyuluyorsa hastanın kolu baş seviyesinin üstüne kaldırılır, eli 5-10 kez açıp kapattırılarak venlerin boşalması sağlanır ve ölçümler tekrarlanır.
  • Ölçümler arada ikişer dakika bırakılmak suretiyle en az iki defa yapılmalı ve bulunan sonuçların ortalaması alınmalıdır. Eğer iki değer arasındaki fark 5 mmHg’dan fazlaysa daha başka ölçümler de yapılmalı ve bunların sonuçlarının ortalaması alınmalıdır. Aritmisi olan hastalarda ortalama sistolik ve diyastolik kan basıncı değerlerini elde etmek için birkaç ölçüm yapmak gerekir.
  • İlk muayenedeki ölçümler her iki koldan yapılmalı, yüksek olan koldaki kan basıncı hastanın kan basıncı olarak kabul edilmelidir. İzlemelerdeki kan basıncı ölçümleri tercihen sağ koldan yapılmalıdır.
  • Yaşlılarda (65 yaş üzeri bireylerde), diyabetli hastalarda, ortostatik hipotansiyonun sık görüldüğü durumlarda ve antihipertansif ilaç tedavisi altındaki hastalarda ölçümlerin ayaktayken tekrar edilmesi gereklidir. Ayaktaki ölçümler hasta hemen ayağa kalkar kalkmaz ve ayağa kalktıktan 2 dakika sonra yapılmalıdır. Gençlerde (30 yaşın altında) kan basıncı yüksek bulunmuş ise koarktasyonu ekarte etmek için bacaktan da ölçümler yapılmalıdır. Prognostik önemi açıklık kazanmadığı için izometrik egzersiz ile kan basıncı ölçümlerinin rutin uygulamada yeri yoktur.
Ölçümün hangi koldan ve hangi pozisyonda yapıldığı, sistolik ve diyastolik kan basınçları kaydedilmelidir. Hekim ölçtüğü değer hakkında hastasını bilgilendirmeli ve bulunan değerlere göre periyodik ölçümlerin ne kadar zamanda bir yapılacağını belirtmelidir (Tablo 3) (6).
Başlangıç kan basıncı (mmHg)
Önerilen takip sıklığı
SistolikDivastolik
<130<852 yılda bir
130-13985-89Senede bir
140-15990-992 ay içerisinde kontrol edilecek* 160-179 100-109 1 ay içerisinde değerlendirilecek
>180>110Klinik duruma göre hemen ya da Ihafta içerisinde değerlendirilecek
Klinikte hekim tarafından kan basıncının değerlendirilmesinin başlıca iki avantajı vardır. İlki uygulamanın basitliği ve ucuzluğu, ikincisi ise hipertansiyonun tanı ve tedavisi ile ilgili kavramlarımızı dayandırdığımız araştırmaların tümünün bu yöntemle kan basıncını belirlemiş olmasıdır. Sonuç olarak hekimin ölçümleri tedavide kararımızı yönlendiren temel ölçümlerdir.
Kan basıncının hekim tarafından ölçümünün dezavantajları ise, bilindiği gibi kan basıncındaki ciddi değişkenlik ve beyaz gömlek hipertansiyonudur. Bu nedenle günümüzde iki yöntem yaygın şekilde klinik kullanıma girmiştir. Bu yöntemler evde kan basıncı ölçümü ve ambulatuar kan basıncı monitorizasyonudur.


Tansiyon aleti


Tansiyon aleti ya da kan basıncı ölçerkan basıncının ölçülmesine yarayan bir araçtır. Üç tipi vardır. Bunlar civalı, havalı ve elektroniktir. Havalı tipleri bir stetoskop ile birlikte kullanılır.


Elektronik (dijital) tansiyon aletleri


Bu tipteki ölçerler özellikle ev kullanımı için idealdirler. Kullanmak için çok özel bir bilgi ve deneyim gerektirmezler. Bir diğer güzel özellikleri ise bir çoğunda bulunan bir özellik olan hafızalı olmaları ve daha önceki ölçüm değerlerini takip olanağı sağlamalarıdır.
Dijital tansiyon aleti ölçümü otomatik yapar. Bu tiplerde kullanılırken stetoskop gereksinimi yoktur. Kolun üst kısmından ya da çoğunlukla bilekkısmından ölçüm yapan tipleri vardır.

Kullanımı

Kullanımı basittir ve kullanım kılavuzu satın aldığınız alet ile birlikte verilmektedir. Bir açma kapama düğmesi ve önceki ölçüm değerlerini gösteren hafıza düğmeleri vardır. Ölçümü kolun üstünden ya da bilekten yaparken aletin, ölçümü yapılan kişinin kalp hizasında tutulması gerekmektedir.
Bununla birlikte bazı modellerinde nabız ölçme özelliği de vardır.

Civalı veya havalı tansiyon aletleri

Bu tipteki tansiyon ölçerler manuel (el ile) çalışırlar ve şu parçalardan oluşurlar:
  • Havanın doldurulduğu manşon
  • Basıncın ölçüldüğü ve gösterildiği manometre
  • Bu ikisini birbirine bağlayan borular
  • Ölçüm yaparken kullanılan stetoskop hassas olmalıdır.


  • Manşonunun havası iyice boşaltılır.
  • Ölçüm yapılacak kişinin kolundaki atardamar el yarımıyla bulunur. Atardamar, dirsek kıvrımının iç tarafındadır ve baş parmak ya da işaret ve orta parmakaların uç kısımları ile kolayca hissedilebilir.
  • Manşon, dirsek kıvrımının 3 ile 4 cm kadar üst kısmına doğru, içindeki hava torbası kol arterini ortalayacak şekilde ve kolu tam saracak şekilde, ne çok sıkı, nede çok gevşek olarak yeterli bir sıkılıkta kola sarılır.
  • Steteskop kulaklığı ölçümü yapan kişi tarafından kendi kulağına takılır
  • Steteskopun tambur kısmı (diyafram olan kısmı), manşonun altına tamamen girmeyecek biçimde, atardamar üzerine fazla bastırmadan koyulur.
  • Pompanın ucundaki vana kapatılarak manşon basıncı, ölçüm yapılan kişide beklenen sistolik arter basıncı (büyük tansiyon) 15-20 mm Hg daha yüksek olacak şekilde arttırılır, ya da manşon basıncı artırılırken steteskop aracılığıyla sesler (Korotkoff sesler) dinlenir ve manşon basıncı, seslerin kesildiği basınçtan 15-20 mm Hg daha yüksek olacak şekilde arttırılır.
  • Vanası yavaşça açılır manşon basıncının saniyede 1-2 mm Hg hızla düşmesi sağlanır ve bu esnada stetoskop aracılığıyla sesler dinlenir.
  • Seslerin ilk geldiği anda manometreden okunan basınç büyük tansiyondur.
  • Manşon basıncı düşürülürken ses gelmeye devam eder, daha sonra sesin şiddeti azalır ve bir noktada duyulmaz olur. Sesin duyulmadığı anda okunan basınç değeri ise küçük tansiyondur.
  • Steteskop kulaktan çıkartılır ve manşonun içindeki hava tamamen boşaltılarak alet koldan çıkartılır.

1 yorum: